Meclis’te ‘Evi yanan vatandaşlardan para istenmesin’ çağrısı

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, Manavgat orman yangını mağduru vatandaşlar için TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi. Arı, TBMM Başkanlığına sunulan kanun teklifinin genel gerekçesinde şu ifadelere yer verdi:

“Manavgat orman yangını nedeniyle evleri, hayvan ağılları, vb. taşınmazları hasar gören ve kullanılamaz hale gelmiş olan hak sahibi vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin telafisi amacıyla Manavgat, Akseki, Gündoğmuş, Alanya ve Gazipaşa ilçeleri ‘Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi’ ilan edilmiş olup AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı)’a başvurmaları söylenmiştir.

Ancak başvuru sırasında afetzededen ‘boş senet- boş sözleşme’ imzalanması istenmiş ve gerekçe olarak da şu anda maliyetlerin belirlenmemiş olması ve başvuru sahibinden ne kadar para isteneceğinin kesinleşmemesi gösterilmiştir. Yangın süreci içerisinde Cumhurbaşkanı tarafından ‘Evleriniz yapılacak, yüzde 60’ını biz karşılayacağız, yüzde 40’ını siz’, Üç gün sonra Çevre ve Şehircilik Bakanı tarafından, ‘Evleriniz yapılacak, yüzde 50’sini biz, yüzde 50’sini siz.’ açıklaması yapılmıştır.

Evleri, hayvan ağılları, taşınmazları yanan vatandaşlarımızın söz konusu taşınmazlarının ne şekilde yapılacağına, kaça yapılacağına dair bilgisi yoktur.”

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı

“VATANDAŞLARA BOŞ SENET İMZALATILMIŞ, NE KADAR ÖDEYECEKLERİNİ BİLMİYORLAR”

Arı, şöyle devam etti:

“Ancak buna rağmen vatandaşlara boş sözleşmeler imzalattırılarak ne kadar ödeyeceği belli olmayan rakamların altına taahhüt imzası attırılmaktadır. Manavgat orman yangını klasik sıradan bir yangın değildir. Klasik bir şekilde evi yanmış bir vatandaşın yangın süreci değildir. Burada devletin görevini gereği gibi yapmaması nedeniyle, gerektiği gibi mücadele edip ormanları söndüremediği için binlerce vatandaşımız mağdur olmuş durumdadır.

Evi yanmış, o evdeki anıları yanmış, geçmişi yanmış, eşyaları yanmış, tüm hatıraları yanmış vatandaşımıza evin yüzde 50’sine yirmi yıl süreyle kredi borçlandırması yapılmaktadır ki 60, 70, 80 yaşına gelmiş vatandaşın yirmi sene borç altına sokulması, çaresiz olan vatandaşımızın kaderine mahkûm edilmesi demektir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir