İsanbul Bağcılar Dündar Uçar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde müzik öğretmeni Muhammet Serkan Şener, Gezi direnişi sonrasında Facebook hesabından paylaşımlarda bulundu.
Paylaşımlardan biri şöyleydi:
“31 mayıs 2013’ü 1 Haziran 2013’e bağlayan gece uyuduğum kadar başka bir zamanda huzurlu ve gururlu uyuduğumu hatırlamıyorum.
Kurtuluş Savaşı’ndan sonraki en şerefli olaydır Gezi ülkemde… Canları alanları da, canları verenleri de, Gezi’nin karşısında duranları da 31 Mayıs 2013’te sokağa dökülenleri de unutmayacağız.
Zaman elbet haklının hakkını verecek, tarih gerçekleri yazacaktır. Ne mutlu Gezi direnişine…”
MÜDÜR YARDIMCISI ŞİKAYET ETTİ
Çalıştığı okulun müdür yardımcısı S.A, Şener’in kişisel hesabından yaptığı paylaşımları okul müdürü R.Y.”ye şikayet etti. Diğer öğretmenler tanık yazıldı. Disiplin soruşturması sonunda müzik öğretmeninin, “iktidarda olan partinin çalışmalarını karalayıcı ve aşağılayıcı nitelik arz ettiği” belirtilerek kademe ilerlemesinin durdurulmasına ve başka bir okula gönderilmesine karar verildi.
İDARE MAHKEMESİ LEHTE KARAR VERDİ
İdare Mahkemesinden müzik öğretmeninin lehine karar çıktı. İdare Mahkemesi paylaşımların öğretmenin görevini çalıştığı kurumda sürdürmesinde sakınca oluşturacak nitelikte olmadığı sonucuna vararak disiplin cezasının iptaline karar verdi. Ancak Milli Eğitim öğretmen lehine çıkan bu kararı istinaf yoluna gitti ve Bölge İdare Mahkemesi ilk derece mahkemesinin kararını bozdu.
Müzik öğretmeni Serkan Şener son çare Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. sosyal medya paylaşımları nedeniyle başka okula atanmasının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini savundu. Göreviyle ilgisi bulunmayan ve sınırlı kişilere ulaşan paylaşımı nedeniyle başka okula gönderilmesinin özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğini de vurguladı.
ANAYASA MAHKEMESİ’NİN TESPİTLERİ
Anayasa Mahkemesi öğretmenin tüm şikayetlerinin ifade özgürlüğü kapsamında incelenmesi gerektiğini değerlendirdi.
Yüksek mahkeme esas yönünden yaptığı incelemede şu tespit ve değerlendirmelerde bulundu:
“Başvurucunun sosyal medya hesabı üzerinden yapmış olduğu paylaşımlar nedeniyle hakkında yürütülen disiplin soruşturması sonucunda başka bir okula atanmasının ifade özgürlüğüne müdahale niteliği taşıdığı değerlendirilmiştir
Bu müdahale, Anayasa’nın 13. maddesinde belirtilen koşullara uygun olmadığı müddetçe Anayasa’nın 26. maddesinin ihlalini teşkil edecektir. 13. maddenin ilgili kısmı şöyledir:
“Temel hak ve hürriyetler, … yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, … demokratik toplum düzeninin … gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.”
YÜKSEK MAHKEMENİN KARARI
Anayasa Mahkemesi hükmü şöyle açıkladı:
İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR olduğuna, Anayasa’nın 26. maddesinin birinci fıkrasında güvence altına alınan ifade özgürlüğünün İHLAL EDİLMEDİĞİNE, Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına, Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.